ÇOCUĞUMA NASIL SORUMLULUK KAZANDIRABİLİRİM?
Çocuğa sorumluluk öğretmek için belli bir yaşa gelmesi mi gerekir? Sorumluluk kaç yaşında kazandırılır?
Sorumluluk sahibi olmak doğuştan gelen değil, eğitimle oluşan bir yaşam değeridir. Bu eğitim çok küçük yaşlardan başlar, yani çocuğun belli bir yasa gelmesi beklenmemelidir. Sorumluluk kazandırmak; aile bireylerinin ve okuldaki eğitimcilerin çok küçük yaşlardan itibaren sabırla ilmek ilmek işleyerek, doğru tutum ve davranışlarda bulunmasıyla öğretilen bir beceridir. Çocukta sorumluluğun oluşması ve yaşamında iyice pekişmesi yavaş yavaş ilerleyen bir süreçtir.
Sorumluluk kazandırmak için neler yapılmalıdır?
Aile ve okul üçgeninde sorumluluğun gelişebilmesi için:
• doğru tutumlarda bulunmak,
• güven ortamı yaratmak,
• sabırlı ve tutarlı davranmak,
• davranışlarıyla model olmak
çok önemlidir. Aileler okulla işbirliği yapmalı ve bu sorumlulukların verilmesi konusunda kararlı ve tutarlı olmalıdır. Okul öncesi dönem ve ilkokul dönemi temel olarak sorumluluğun kazandırılmaya başlamasında çok önemli bir dönemdir. Sorumlulukların çocukta yerleştirilmesinde; bilgilendirme, takip, geri bildirim ve hatırlatma kuralları çok önemlidir. Okul öncesi yaştan üniversiteye kadar, okulda veya evde çocuklardan beklenen ve talep edilen sorumlu davranışların, yaşına uygun olarak çocukta içselleştirilerek yerleşmesi beklenir. Yapılan bu cabalar ve doğru tutumlarla, zaman içinde çocukta bir iç disiplin oluşur ki, istenilen ve sağlıklı olan da budur. Bu şekilde olursa, çocuk/ergen zaman içinde bir otorite ya da ebeveyn takibinin olmadığı zaman ve durumlarda da kendi sorumluluklarını üstlenmeye devam eder.
Her yaştan beklenebilecek sorumluluklar farklıdır. Sorumluluk bilinci gelişmiş kişiler; yaptıklarının ve yapmadıklarının sorumluluğunu alır, suçlamalar yapmadan önce karşılaştıkları olumsuz durumları çeşitli açılardan değerlendirir, diğerlerinin ve kendisinin bu durumun oluşumundaki etkisini düşünür. Yaptıklarının sorumluluğunu almayan kişiler ise; başarısızlıkları ya da karşılaştıkları olumsuz durumlar için başkalarını suçlama eğiliminde olabilirler veya kendilerine yönelik iç bakışları pek olmayabilir. Bu yaklaşımlarından ötürü kendilerini geliştirmekten uzaklaşabilirler. Sorumluluk sahibi kişi yaşamında olup biten şeylerde kendi katkılarının ne olup olmadığının daha bir farkında olurlar.
ÇOCUGUNUZA SORUMLULUK KAZANDIRMAK İÇİN TAVSİYELER:
• En önemli konulardan biri; anne ve baba olarak nasıl bir model olduğunuzdur: Ebeveynler/çocuğun bakımını yapan kişiler bir model olarak da yasam içinde ki tutum, davranış ve duruşlarıyla, kullandıkları sözleriyle çok önemli birer model olurlar. Çocuklar doğduktan sonra binlerce kez anne babalarının davranışlarını görürler ve ayna gibi gördüklerini öğrenir ve yansıtırlar. Bu anlamda anne babaların söylediklerinden daha çok yaptıkları yani davranışları önemlidir. Ör: Çocuk, aldığı eşyaların yerine bırakıldığını, randevulara sadık kalındığını, zaman planlamasına dikkat edildiğini, gerekli işlerin zamanında ve düzenli yapıldığını görürse bunu model alacaktır.
• “Ağaç yaşken eğilir.” Çocuklara sorumluluğu küçük yaşta kazandıralım; Çocuğun yaşına uygun sorumluluklar vermek, sınırlarımızı net çizmek, ondan neler beklediğimizi somut olarak onun anlayacağı şekilde sunmak, kuralların ve sorumluluğun önemini ve nedenini onun anlayacağı şekilde açıklamak önemlidir. Çocuğunuza yaşına uygun bir biçimde ondan beklediğiniz kuralları ve sorumlulukları sunduktan sonra, işin en önemli kısımlarından biri, onun bunu ne ZÜLFİYE KAYA KOVA Uzm. Psikolojik Danışman- Kognitif ve Davranış Terapisti kadar yapıp yapmadığını yani süreci nasıl geçirdiğini takip etmeniz, geri bildirim vermeniz, olumlu davranışlarının altını çizerek onu yüreklendirmeniz böylece sorumluluk sahibi olmasını pekiştirmenizdir.
• Sorumluluk uyum sağlamayı öğrenmek demek değildir. Yani çocuğun okul araç gereçlerini ebeveynin istediğiniz şekilde çantasına yerleştirmesi bu sorumluluğu edindiğini göstermez. Sadece bu gereçleri nasıl kullanması gerektiği ile ilgili ebeveynin/öğretmenin düşüncesine uymayı öğrenmiştir. Sorumluluk ancak bunun doğru yöntemlerle pekiştirilmesiyle ve içselleştirilmesiyle oluşur. Bu anlamda anne baba tutumları çok önemli bir rol oynar. Aşırı otoriter yaklaşımlarda anne baba hakimiyeti o kadar baskındır ki, çocuk sadece söylenene uyar ya da başkaldırır. O davranışa ilişkin düşünme- değerlendirme- içselleştirme olamamıştır. Dolayısıyla otoritenin kalktığı durumlarda aynı davranış ortaya çıkmayabilir. Aşırı koruyucu ailelerde ise, çocuk adına her şey yapıldığı için, ya da çocuk yaptığı / yapmadığı davranışların sonuçları ile baş başa kalmadığı için davranışsal açıdan öğrenme ve içselleştirme oluşmaz. Çocuğunuzun içinde yaşayabildiği sağlıklı sınırlara ve gereksinim duyduğunda destek alabileceği sevgi dolu bir ebeveyn bağına ihtiyacı vardır.
• Çocuğa nutuklar çekerek, kızarak, söylenerek sorumluluk öğretilemez; Çocuk yaşamında sorumluluk aldıkça, davranışlarının sonuçlarını yaşadıkça, olumlu sonuçları elde ettikçe sorumluluklarını öğrenir. Bir anne baba olarak biraz gerisinde durarak, çocuğunuzun kendisi için kendi başına bir şeyler yapmasına ve hatalarından sorumlu olmasına izin verilmelidir.
• Sorumluluk; oluşturmak istenen davranışı öğretmek, süreci doğru/ verimli yöntemlerle destekleyerek davranışını pekiştirmek, doğru tutum ve yaklaşımlarda bulunarak çocuğun bunu sahiplenmesini, içselleştirmesini sağlamak ile olur. Sorumluluk alması istenen davranış öğretilirken davranışın bazı bölümleri sadece anlatılabilir, bazı bölümleri çocuk yaparken desteklenebilir, bazı bölümleri ise yapılarak gösterilebilir. Çocukla sürekli fikir alışverişinde bulunmak, sorularını anlayabileceği şekilde yanıtlamak, başardığı durumlar için sevincini paylaşmak ve başaramadığı durumlarda tekrar denemesi konusunda cesaretlendirmek önemlidir.
• Sorumluluklarını öğrenmenin bir süreç olduğu ve her çocuğun kendine göre bir zamana gereksinim duyacağı unutulmamalıdır. Bazı çocuklar bazı becerileri çok kısa sürede edinirken bazıları daha geç edinebilir. Mükemmellik beklenmemeli ve başkaları ile karşılaştırılmadan olumlu davranışlarının altı çizilerek yüreklendirilmelidir.
• Çocuğunuz davranışının sonuçları ile baş başa bırakılmalıdır. Eğer sürekli çocuğun peşinden dönülürse, arkası toplanır ya da sonuçları ile baş başa kalması engellenirse, çocuk sorumsuzluğunun gerçek sonuçlarını yaşayamayacaktır. Sonuçlarını yasamasının sürekli engellendiği aşırı koruyucu bir tutum ile çocuk, o konuda sorumluluk almasının önemi, gereği ve sonuçlarını yasamadığından/ fark etmediğinden, istenilen davranışı geliştirmeyecek ve yerleştirmeyecektir.
Koruyucu olmak mi? Otoriter olmak mi?
Dış dünyanın gerçeklerini ve gerekleri yaşına uygun bir bicimde öğrenmeden,
pamuklara sarılarak büyütülen ve sorumluluk verilmeyen çocukların, gerçek dünya
ile bas etmesini öğrenme konusunda kanatları güçlenmez. Şımartılmış, yasam
olaylarına/sorunlarına karşı dayanıksız çocuklar oluşturabilir. Ancak madalyonun
diğer tehlikeli bir tarafı daha var. Yaşından çok daha ağır sorumluluk ve kararların
altına sokulan, hatta bu koşullar altında ezilen çocuklarda ise sorumluluk duygusu
aşırı gelişebilir ama psikolojik olarak ciddi yaralanmalar söz konusu olabilir.
Dolayısıyla sorumluluk, yaşa uygun miktar ve nitelikte olmalıdır. Ebeveynler,
çocuklarının yaşama hazırlanması için, onlar adına yapıveren değil de, çocukların
yapması/denemesi için fırsat veren ve ihtiyaç durumunda çocuklarını destek için bir
adim arkasında/yanında duran bireyler olmalıdırlar.
Zülfiye Kaya
Uzm. Dan. Psikolog
Kognitif ve Davranış Terapisti